Bugün yine Yunan basınında Türkiye üzerine pek çok haber çıktı. Malum, Ege’nin hemen karşısındaki komşu, Yunanistan basınının değişmeyen favori konusu. Ekonomiden politikaya, doğal afetlerden tarihe kadar her bağlamda “Türkiye ne yapmış?” merakı, bazen oldukça dramatik, bazen de fazlasıyla sarkastik yorumlarla karşımıza çıkıyor. Gelin, Naftemporiki ve Kathimerini gibi gazetelerde çıkan bazı başlıkları birlikte inceleyelim.
Boğazdan Geçişte Güvenlik Önlemleri Sertleştiriliyor
Naftemporiki gazetesi, Türkiye’nin Boğaz geçişlerinde aldığı yeni güvenlik önlemlerini duyurmuş. Ukrayna savaşının lojistik sorunlar yarattığı, denizlerde artan risklere karşı Türkiye’nin harekete geçtiği anlatılıyor. Ama elbette, satır aralarında bir “Türkiye bir şey yapıyorsa kesin başka bir amaç vardır” imasını sezmiyor değiliz. Neyse ki özetlerde bu kısımlar yeterince gizlenmiş!
E. Vozemberg: Türkiye Provokatif Politikalarına Geri Döndü
Avrupa Parlamentosu üyesi E. Vozemberg, Türkiye’nin sözde provokatif politikalarından şikayet ediyor ve AB’ye çağrıda bulunuyor. AB, bu çağrılara bugüne kadar sanki her seferinde “Aman harika fikir!” diyerek kulak asmış gibi. İddialarda somut örnek veya analiz mi? Ona gerek yok, sadece ‘provokasyon’ demek yeterli!
Türkiye: Kayak Merkezi Otelinde Yangın – 10 Ölü, 30’dan Fazla Yaralı
Bolu’daki trajik yangın haberi, tüm duygusallığını koruyarak aktarılmış. Böyle bir olayı yorumlamak elbette gereksiz, sadece bu trajediden etkilenenlere başsağlığı dilemek kalıyor. Ama Yunan medyasının detaylara nasıl yoğunlaştığını görmek için haberi okuyabilirsiniz.
K. Karamanlis: Türkiye ile Çatışma Senaryosuna Hazır Olmalıyız
Eski Başbakan K. Karamanlis, Türkiye ile çatışma senaryolarına karşı hazırlıklı olunması gerektiğini söylüyor. Ne de olsa, her an karşı kıyıdan bir hareket gelebilir! Komşu çatışma değil, sorunların diplomasiyle çözümünü hedeflediğini söyleyince neden inanmıyorsunuz, değil mi? Tabii, herkes kendi hikayesini yazmayı seviyor.
Erdoğan: Trump ile Dostluğu Korumamız Çok Önemli
Son olarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eski ABD Başkanı Donald Trump’la dostluğu sürdürmeye verdiği önemin haberleştirildiğini görüyoruz. Şimdi bu dostluk, iki liderin geçmişteki ticari ilişkilerini mi ima ediyor, yoksa bir dostluğun siyasi stratejik manevraları mı? Yunan basını için fark etmez, spekülasyonlar zaten okunma oranlarını yükseltiyor.
Bugünlük derlememiz böyleydi. Komşu basının bazen dramatik, bazen eğlenceli yorumlarında ‘Türkiye’ konusu daima bir başrol olmaya devam ediyor. Yunan medyasındaki bu değişmeyen ilgi, bugün de düşündürdü ve güldürdü diyebiliriz. Yarın tekrar görüşmek üzere!